1.1.4 Metadolojik Materyal: Okul Ortamındaki Kapsayıcı Zorluklar

Özet

İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi'nin (İHEB) 26. maddesine göre herkesin eğitim hakkı vardır. Ayrıca “Eğitim, insan kişiliğinin tam geliştirilmesine, insan haklarına ve temel özgürlüklere saygıyı güçlendirmeye yönelik olmalıdır. Eğitim, bütün uluslar, ırklar ve dinsel gruplar arasında anlayış, hoşgörü ve dostluğu yerleştirmeli ve Birleşmiş Milletlerin barışı koruma yolundaki etkinliklerini güçlendirmelidir” (İHEB). Küreselleşme ve çeşitliliğin damga vurduğu, hızla gelişen bir dünyada kapsayıcılık ve eğitim konusu; araştırma, yenilik ve uygulamanın odak noktalarından biri haline geldi. UNESCO Küresel Eğitim İzleme raporuna göre, eşitlik ve kapsayıcılık 2030 gündeminin kalbi haline geldi. Bununla birlikte, kaynakların eşitsiz dağılımı hala geçerli ve bu hedeflere ulaşmadaki başarı şimdiye kadar zorlukların etkisi altında kalmış ve sınırlıdır. Bu zorluklardan bazıları, engellilik, etnik köken, dil, göç, yerinden edilme, cinsiyet ve din gibi ancak bunlarla sınırlı olmayan ortak eşitsizlik özelliklerinden kaynaklanmaktadır. Diğerleri coğrafi, ekonomik bağlamlarla ve Covid-19 pandemisi sebebiyle artan

yoksullukla ilgilidir.

 

Bu bölüm, tüm öğrenciler arasında çeşitliliği destekleyen ve hoş karşılayan bir ilke olarak görülen kapsayıcı eğitimi (KE) ele alacaktır (UNESCO 2017). Avrupa'da yaygın olan göç, yoksulluk, üstün zekalılık, özel gereklilikler, engellilik ve Covid-19 pandemisi gibi birkaç ana soruna odaklanacak. Bu zorluklardan bazılarını sunmak ve ele almak için, 'kapsayıcılık' ve 'eşitlik' terimleri, eğitimde kapsayıcılık ve eşitliği sağlamaya yönelik UNESCO Kılavuzuna atıfta bulunularak açıkça tanımlanmalıdır (UNESCO, 2017):

Kapsayıcılık, öğrencilerin varlığını, katılımını ve başarısını sınırlayan engellerin üstesinden gelmeye yardımcı olan bir süreçtir. Eşitlik, tüm öğrencilerin eğitiminin eşit öneme sahip olarak görüldüğü adaleti sağlamakla ilgilidir.